Arapça muktedir kelimesi dilimizde, “Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten” anlamında kullanılıyor.
1960 darbesiyle iktidardan indirilen Merhum Başbakan Adnan Menderes’in ‘İktidar olduk ama muktedir olamadık’ dediği söylenir.
Menderes’in dediği gibi her iktidar muktedir olamıyor. 21 yıldır iktidarı elinde tutan ve önümüzdeki 5 yıl için vize alan AK Parti’nin Aydın’da muktedir olamadığı gibi…
Aydın’da AK Parti ne çektiyse kendi atadığı bürokratlardan çekti. Zaman zaman bu bürokratları bize ayrılan bu köşede misafir ettik. Bu yazımda da kendisinden “Hoca” diye bahsedeceğim birini köşeme taşımak mecburiyeti doğdu. Çünkü Aydın’a yeni gelen Hoca diğerlerine rahmet okutacak işler yapmaya başladı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş ile Cumhurbaşkanı Danışmanı Hasan Doğan’ın referansı ile Aydın’a geldiğini söyleyerek, aba altında sopa gösteren Hoca, Aydın’ın yerel dinamiklerini, siyasileri yok sayıyor. Kimseyi takmayan Hoca zora geldiğine “Kurtulmuş ve Doğan” adını kullanıyor.
Namı değer Hoca’mız gelir gelmez başarılı bir kadın yöneticiyi görevden aldı. Hemen belirtelim ki; bir bürokratın çalışma arkadaşlarını kendisinin belirlemesi olağandır ama ölçü başarı olmalıdır.
Hoca’nın eski yöneticiyi de yeni yöneticiyi de tanımadığını biliyorum. Böyle olunca kafamda deli sorular oluşmaya başladı.
Soru bir:
Referansla gelen Hoca’nın kılavuzu kim? Kimin referansı ile atamaları gerçekleştiriyor?
Soru iki:
Hoca hangi ara başarıyı keşfetti?
Zihnim bunlarla meşgulken 45 yıl öncesine gittim…
O yıllarda Karacasu Lisesi öğrencisiydim. Edebiyat öğretmenimiz Mustafa Çakır, “Kadın çalışmalı mı? Çalışmamalı mı?” konulu münazara düzenlemiş; ben de kadının çalışması gerektiğini savunan 4 kişilik ekipte görev almıştım.
“Acaba” dedim…
“Hoca kadınların çalışmasına karşı mı?”
“Daha neler” diyerek şunları mırıldandım.
“Bu devirde, hem de Aydın’da! Kadınların kaymakam, vali, belediye başkanı, milletvekili, bakan olduğu bir ortamda aydın biri böyle düşünmez, düşünemez…”
Diğer yandan başarılı kadın yönetici “neden görevden alındı” sorusunun cevabını aradım. Olayı deşince; yeni atadığı kişilerin geçmişte FETÖ soruşturması geçirdiğini, aralarında FETÖ’nün bankası olarak kayıtlara geçen Bank Asya’da hesabı olanlar olduğunu öğrendim.
“Bu kadar da olmaz! Tesadüftür” dedim.
Tesadüf…
FETÖ’cü olduğuna ihtimal vermediğim Hoca’ya şu Türk atasözünü hatırlatmak isterim.
“Kılavuzu karga olanın burnu boktan çıkmaz.”
Bir hatırlatma da AK Parti Aydın İl Teşkilatına yapalım…
FETÖ gölgesi en çok Aydın AK Parti’ye zarar veriyor. Düzgün olmayan, kimliği tartışmalı, şaibeli insanlara yönetici konumda görev verilmesine göz yummaya devam ederseniz; “Referansı güçlü” diye başkalarının gölgesinde iş çevirenlere boyun eğerseniz, asla muktedir olamazsınız.
Şimdilik bu kadar yetsin…
Konunun takipçisi olacağız.
Kurban Bayramını sevdiklerinizle beraber sağlıklı ve huzur içinde geçirmenizi dileriz. Sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmek dileğiyle...
Sağlıcakla kalın.