Bu güne kadar kavgalardan, kısır çekişmelerden büyük yaralar almış, ciddi bedeller ödemiş, bu acı tecrübeyi yaşamış bir ülkenin vatandaşı olarak; siyasi partilerin liderlerine kişisel çıkarlarınız için sakın ola ki ülkenin huzurunu bozmayın, sakın ola ki buna yeltenmeyin demek yurttaşlık görevimizdir.
Fani dünyada sizler, bizler gidici Türkiye Cumhuriyeti ilelebet kalıcıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bir gün önceki grup toplantısında Bursa'daki olaylı maçta yaşanan hiç bir yerde görmek, yaşamak istemediğimiz baskı, şiddet, ırkçı, faşist eylem ve söylemlerin desteklenip tebrik edilmesi barışa, kardeşliğe, huzura ve sporun ruhuna terstir.
Sayın Bahçeli'nin bu olayları çıkaranları kınamak yerine tebrik etmesi ülkem adına şanssızlıktır. Bu açıklamanın ardından gözaltına alınan 9 kişinin serbest bırakılması da talihsizliktir. Bu gerginliği sebep olanlara bir çeşit teşvik ve destektir.
Şiddetin her türlüsüne nerede ve nasıl olursa olsun karşısındayız. İçinde bulunduğumuz hassas durum göz önüne alınarak herkesin özellikle siyasilerin kullandığı dil çok önemlidir.
Kavga, kaos, kargaşa değil, barış huzur ve kardeşlik esastır.
Barışa, huzura, kardeşliğe karşı işlenen her suç kim tarafından işlenirse, işlensin vatana ihanettir, vebali ağırdır...