30 Ağustos Tarihinin Kutsallığı

Mehmet EROĞLU

Değerli okurlar Ağustos ayı Türk tarihinde önemli bir yer tutar. Çünkü 30 Ağustos 1071 de büyük devlet adamı ve değerli komutan Alpaslan’ın komutasındaki Türk ordusu Malazgirt ovasında kendi ordusundan kat ve kat fazla olan Bizans ordularını yenerek Anadolu’yu Türk yurdu yapmıştır.

Anlayacağınız 30 Ağustos 1071 Anadolu’yu bu millete vatan yapan büyük komutan Alpaslan olmuştur. Onu büyük saygı sevgi ve minnetle anıyoruz.

Birde bizim için çok kutsal olan 30 Ağustos 1922..Türk’ün kurtuluş savaşı vardır. Dumlupınar meydan savaşı. Büyük Atatürk’ün önderliğinde yürütülen Dumlupınar Meydan savaşı yapıldı. Büyük komutan Mustafa Kemal’in “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz” diyerek verdiği emri Türk ordusu yerine getirerek kesin zafer ile sonuçlanarak düşman bozguna uğratıldı. Yunan ordusu başkomutanı NİKOLAS TRİKUPİS ile birlikte çok sayıda komuta heyeti esir alındı.

Ağustos ayı o nedenle tarihimizde çok önemlidir.

Birincisi bu coğrafyanın yurt edinilmesi.

İkincisi ülke işgale uğramış tam bir çaresizlik içindeyken Mustafa Kemal gibi bir dâhinin çıkması oldu.

Şu an özgür yaşıyorsak bu yaşantımız Atatürk ve arkadaşlarının sayesinde olmuştur.

Bu coğrafyayı bize vatan yapan Alpaslan’ın Malazgirt’ten girmesinin bin yılında Malazgirt jandarma komutanı Binbaşı KULAKSIZ bölücü terör örgütü vatan hainler tarafından pusu kurularak şehit edildi.

Bu kutsal ayda ve geçmiş aylarda askerlerimiz polislerimiz ve vatandaşlarımız bölücü hainler tarafından şehit ediliyor.

Peki, bu duruma nasıl gelindi.

Başta ihmaller ve bunlara verilen tavizler nedeniyle bu günkü duruma gelindi.

Gümrük kapılarında teröristler davul zurna ile karşılarsanız çözüm süreci diye tedbirleri askıya alırsanız

O alanları bölücü terör örgütüne teslim etmiş olursunuz.

İşte bu hükümetin de yaptığı bu oldu.

Şimdi gelen şehitlerin sorumlusu bu hükümettir.

Hainlerin kurdukları hain tuzak ve pusulardan vatan evlatları şehit oluyor.

İhmaller, ‘kabuk bağladı’

Sebepleri, “kendi ellerimizle” hazırladık…

Bu ortamın doğmasına, ‘fırsatlar’ verdik!

Gel görelim ki, ‘faturasını’ çok ağır bedellerle ödüyoruz.

Bir söz vardır, “su uyur, düşman uyumaz”

İçeride ve dışarıda bu milletin düşmanları,

Hep elbirliği içinde çalıştılar.

Büyük acılar, o acıyı ta yüreklerinin içinde duyanlara büyük çığlıklar attırır.

Yarbayımız Mehmet Alkan’ın çığlığı da böyleydi.

Al kanlar içinde yatan şehit yüzbaşı kardeşinin tabutu önünde bir süre metanetle durdu.

Sırtında üniformasıyla.

Ta ki tabuta sarıldığı o anki müthiş gerçek yüreğinin derinliklerine dokunana kadar.

Artık kendini tutamadı.

İçindekileri haykırdı.

“Kardeşimin katili kim?” diye sordu.

Bir şehit acısına yandaşlık sıfatıyla tuz atmak… Bu, ancak ahlâkı, merhameti, vicdanı ancak yandaşlıkla ölçülenlerin işidir.

Ne PKK’lığı, ne hainliği kaldı.

Sonunda işi mezhebe dayadılar.

Aleviymiş!

Nereden nereye geldik

En fazla ihmal edilen de;

“Tarihimiz, kimliğimiz, kültürümüz” oldu

Yukarıda da belirttiğim gibi bütün bu işlerin sorumlusu bu hükümetlerdir.

Aldığım ve duyduğum haberlere göre 30 Ağustos zafer bayramı terör nedeniyle kutlanma

Yapılmayacakmış. Asıl şimdi yapılmalı hükümet, muhalefet, aydınlar ve halk Malazgirt’te toplanıp bir yürüyüşle bu iki büyük zaferi kutlamalıyız.

Başka ne söyleyelim ülkemin üzerinden kara bulutlar dolaşıyor. Olumsuzluklar alabildiğine

İlerliyor. Olan zavallı halkımıza oluyor.

Umudum ve beklentim önümüzdeki seçimlerden sonra kurulacak bir hükümet bu sorunları çözer ümidi ile beklemekteyiz.

Her olumsuzluğa rağmen 30 Ağustos zafer bayramımız kutlu olsun.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.