EÜ Kültür ve Sanat Evi'nde düzenlenen konferansa, emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Şeker konuşmacı olarak katıldı. Program, EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı öğretim elemanı Arş. Gör. Yakup Selim Şenel’in tambur dinletisiyle başladı. Etkinliğe Bornova Kaymakamı Muzaffer Şahiner, EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan, Birgivi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Hanefi Palabıyık, akademisyenler ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.

“AYDINOĞULLARI, BATI ANADOLU’NUN İSLAMLAŞMASINDA VE TÜRKLEŞMESİNDE ETKİLİ OLDU”

Konuşmasında Aydınoğulları Beyliği’nin Batı Anadolu’daki en önemli beyliklerden biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şeker, beyliğin ilim ve kültür hayatına katkılarını anlattı. Aydınoğulları’nın Birgi, Tire ve Ayasuluk gibi merkezlerde cami, medrese, dârül-huffâz ve zâviyeler inşa ederek hem ilmi faaliyetleri desteklediğini hem de bölgenin imarına katkı sunduğunu belirtti.

Prof. Dr. Şeker, “Aydınoğulları Beyliği’nin, başta Aydınoğlu Mehmet Bey olmak üzere yöneticileri, ilim adamlarına büyük değer vermiştir. Bu destek sayesinde bölgeye birçok âlim ve şeyh yerleşmiş, zengin bir ilmi ortam oluşmuştur” dedi.

“İLK TÜRKÇE ESERLER BU BÖLGEDE YAZILDI”

Prof. Dr. Şeker, Aydınoğulları döneminde yazılan ilk Türkçe eserlerin Anadolu’daki Türk kültür tarihi açısından büyük öneme sahip olduğuna dikkat çekti. Hacı Paşa, Hâkim Bereket ve Şihâbuddin Sivâsî gibi önemli âlimlerin bölgede eserler verdiğini belirterek, bu eserlerin yalnızca İslami bilimler değil, tıp, mantık, tasavvuf ve kelâm gibi farklı alanları da kapsadığını söyledi.

Tıp alanındaki önemli isimlerden biri olan Hekim Bereket’in, İbn Sina’nın “Kanun” eserinden faydalanarak kaleme aldığı “Tuhfe-i Mübârizî” adlı eserde hijyenle ilgili önemli bilgiler sunduğu da konuşmada öne çıkan detaylardan biri oldu.

“AYDINOĞULLARI’NIN KÜLTÜREL MİRASI DAHA YAKINDAN İNCELENMELİ”

Prof. Dr. Şeker, Aydınoğulları’nın yalnızca kendi dönemlerinde değil, Osmanlı yönetimine girdikten sonra da ilmi faaliyetlerine devam ettiğini ifade etti. Bu nedenle beylik döneminin yalnızca siyasi değil, kültürel ve ilmi yönleriyle de ele alınması gerektiğini vurguladı.

“Bu sempozyuma ‘Aydınoğulları Devrinde İlmi ve Kültürel Hayat’ başlığının verilmesi de oldukça anlamlı olurdu” diyen Şeker, beylikler dönemine dair çalışmaların artırılması ve desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Konferansın sonunda, Birgivi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Hanefi Palabıyık tarafından, konuşmaları ve katkılarından ötürü Prof. Dr. Mehmet Şeker ve Arş. Gör. Yakup Selim Şenel’e teşekkür belgeleri takdim edildi.