Ortak akıl ve uzlaşı kültürü

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana parlamentoya başbakan, bakan müsteşar düzeyinde çok önemli isimler vermiş hatta bunların içerisinde yedi, beş, üç dönem gibi çok uzun süreli milletvekilliği yapmış halen bu görevi yerine getirmekte olan vekiller mevcuttur.

“Gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü” / “dağlarından yağ ovalarından bal akan” güzellemelerine nail olmuş Dünyanın en zengin en verimli toprak yapısına sahip güneşi, denizi, havası, suyu zengin ören yerleri bu kadar bol olan insanların milli gelirden aldıkları payın çok düşük olması manidardır.

Bunca zenginliği, bunca güzelliği bünyesinde barındıran bir şehrin insanlarının bolluk bereket içinde yaşaması gerekirken, yokluk ve yoksulluk içerisinde yaşaması akla ziyandır. Bunun böyle olmasına sebep siyasetçiler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlardır. Un var, yağ var ocak var bu malzemeden ekmek yapabilecek marifetli eller yok. Başka bir deyişle Elimiz hamur, karnımız aç.

Kaynakları bu denli zengin olan bir şehrin mutluluk ve huzurunu arttıracak tek şeyin, ortak akıl ve uzlaşı kültürüdür. Bu ikiliyi bir araya getirmeden huzur ve mutluluğu beklemek ham hayalden öteye bir şey değildir. Bunu becerebilecek donanımlı, bilgili becerikli insan gücü mevcuttur. Böyle bir zemini oluşturup geliştirmek vatandaş olarak hepimizin ortak görevidir. Çocuklarımıza, torunlarımıza bırakabileceğimiz en güzel miras ortak akıl ve uzlaşı kültürüdür.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum