Dünya genelinde sekiz kişiden birinin mücadele ettiği obeziteye çözüm yerin altından geldi. Dünya rezervlerinin %79’unun Türkiye’de bulunduğu bor madenleri, kozmetik başta olmak üzere birçok sektörde kullanılırken, yardımcı ve takviye edici gıdalar arasındaki yerini aldı. Hitit Üniversitesi’nde görev yapan Prof. Dr. Dursun Ali Köse ve Dr. Melda Bolat’ın TENMAK-Boren (Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu-Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü) desteğiyle geliştirdikleri bor içeren gıda takviyeleri olarak bor-şelat bileşikleri Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Türk Gıda Kodeksi’ne ‘bor içeren bileşikler yardımcı gıda’ olarak dahil edildi. Bor-şelat bileşiklerini de içeren ‘Borvitaminx11’ formülasyon teknolojisiyle, metabolizmayı hızlandırma özelliği ile de bilinen bor minerali, bor şelat molekülü şeklinde obezite karşıtı olma yağların erimesini sağlayarak yeni yağ oluşumunu önlemede etkin olarak kullanılabilecektir.

“Bor, obezite ile mücadelede mutlaka tercih edilmeli”

Bor şelat bileşiklerinin normal bor minerallerine göre %90’lara varan metabolize edilebilme özelliği ile özellikle osteoporos, eklem, kas, kemik ve benzeri rahatsızlıkların tedavisinde etkili olduğunu ve Başta Abd ve AB ülkelerinde kullanıldığını belirten FHM Nanoteknoloji Bor Akademisi Genel Müdürü Mehmet Can Arvas, konuya dair şu açıklamada bulundu: “Bor minerali, metabolizmayı hızlandırma özelliği ile obeziteye karşı aşırı yağ birikimlerinin parçalanmasında etkin görev alıyor. Böylece aşırı kiloların azaltılmasına ve yeni yağların oluşmasını engellemeye yardımcı oluyor. Bu sebeple, bor minerali obezite ve aşırı kilo ile mücadelede mutlaka tercih edilmeli.”

“Formülasyonumuzu, obezitenin yaygın olduğu bölgelerde öne çıkaracağız”

Mehmet Can Arvas, “Aşırı yağların çözülmesi, aynı zamanda kişinin iştahını olumsuz etkilediği için bol su içme isteğini artırıyor. Günde 1,5 ila 2 litre su tüketimi, kabul edilen miktar olduğu için sıvı, bor minerali ile dengelenebiliyor. Biz de “Borvitaminx11 formülasyonu” ile geliştirdiğimiz bor şelat molekülü içeriğimizle aslında obeziteye karşı mücadeleyi etkin kılıyoruz. Amacımız ABD başta olmak üzere tüm dünyada, obezite sorunu ile mücadele eden insanlara ‘Borvitaminx11’ formülasyonunun milli bir ürün olarak ilgili kategoride ön plana çıkarmak” ifadelerini kullandı.

“Bor formülasyonumuz, ülkece gurur kaynağımız olacak”

‘Borvitaminx11’ formülasyonunun, hücreleri ve metabolizmayı hızlandırıcı özelliği sayesinde, yağların erimesini sağlayıp kilo vermeye yardımcı olmasıyla orta vadede obezitenin çözümü kabul edilebileceğini belirten Arvas, “Obezite, hazır gıda tüketiminin artmasıyla birlikte dünya genelinde gittikçe yaygınlaşıyor. Formülasyonumuzla milli madenlerimizin her alanda değerlendirilmesi gurur kaynağımız olacak” diyerek sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Bor, birçok gıdada doğal olarak bulunan ve besin takviyesi olarak temin edilebilen bir eser element. Geçmişte, bor insanlar için gerekli bir besin maddesi olarak sınıflandırılmasa da şu an birçok takviye edici besin gıdalarına eklendi. Araştırmalar, borun net bir biyolojik fonksiyonunun olduğunu gösteriyor. Bor, anti-oksidan özelliğinden dolayı yaraların iyileşmesine katkıda bulunmasının yanı sıra; güçlü kemikler oluşturma, kas-kemik inşasını geliştirme ve testosteron düzeylerini artırmaya yardımcı olmak, düşünme becerisini ve kas koordinasyonunu geliştirmek gibi bazı durumlarda tedavi amaçlı kullanılabiliyor. Bizim ‘Borvitaminx11’ formülasyonumuz da, insanlık için büyük bir sağlık sorunu olarak öne çıkan obeziteye karşı etkin bir çözüm olacak. Bor minerali de, bilim ve teknoloji merkezlerinin gözdesi olmaya devam edecek” dedi.

Konu ile ilgili olarak Hitit Üniversitesi öğretim görevlisi Prof.Dr Dursun Ali Köse şunları söyledi. ''Bor, kalsiyum magnezyum atılımını azaltıyor. Kemiklerin iyi durumda kalmasını sağlıyor. Çünkü siz borlu bir gıda takviyesi aldığınızda tekrar ekstra bir kalsiyum magnezyum takviyesine gerek duymuyorsunuz. Biz, bu iki molekülü borla birleştirerek bir sinerjik etki oluşturabilir miyiz moduyla başladık, Bor selat bileşenleri metabolizmayı hızlı çalıştırarak yağ yapısının erimesini kolaylaştırıcı özelliği ve yeni yağ oluşumunu önleyici özelliği sayesinde obezite ile mücadele de önemli bir kilometre taşı olacaktır '' dedi.