Mobbing İngilizcede psikolojik taciz, rahatsız etme anlamına gelmektedir. Mobbing kavramı işyerinde maruz kalınan en önemli sorunlardan birisi olmasına rağmen henüz ülkemizde yeterince bilinmemekte veya yanlış yorumlanmaktadır. Mobbing çoğu zaman iş yaşamında karşılaşılan günlük tartışmalar ve iş anlaşmazlıkları olarak değerlendirilmektedir. Mobbing genellikle işverenler tarafından, İş kanunlarının işçiyi koruyan tazminat ve işe iade hükümlerinden kurtulmak için işçiyi istifaya zorlamak şeklinde sistematik olarak uygulanmakta ve mobbinge maruz kalan işçi çoğu zaman psikolojik açıdan ciddi zararlar görmektedir. İşyerinde mobbing sadece işverenler tarafından değil aynı zamanda diğer çalışma arkadaşları tarafından da uygulanabilir. İşyerinde diğer iş arkadaşlarının kurban olarak seçilen işçiyle konuşulmaması, işçinin sürekli olarak sözünün kesilmesi, işçiye iş verilmemesi ya da niteliğine göre daha basit işler verilmesi şeklinde de karşımıza çıkabilmektedir.

Uluslararası hukuk anlamında mobbing’e uğrayan işçi yüksek tazminatlar alabilmektedir. Mobbing kavramı Türk hukukunda henüz çok yeni olup mobbingin önlenmesi ve buna ilişkin yaptırımlar hakkında ayrı bir düzenleme mevcut değildir. Ancak genel hukuk sistemimize göre de yorum yapmak mümkündür. Konuyu iş kanunu açısından irdelediğimizde işçiyi koruyan düzenlemeler mevcuttur. Örneğin işverenin eşit davranma borcuna aykırılık ve ayrımcılık tazminatı hakkında genel anlamda bir düzenleme mevcuttur. Konuyla ilgili olarak işverenin iş yerinde belirli bir kişiye odaklı olarak sistematik şekilde farklı ve olumsuz davranması işçiler arasında ayrımcılık teşkil etmekte ve işverenin eşit davranma yükümlülüğünün ihlal edildiği anlamına gelmektedir. Buna göre;  iş ilişkisinde dil, din, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç ve benzeri ayrım yapılamaz, bu ayrım yapıldığı takdirde işçi dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminattan başka yoksun bırakıldığı haklarını da talep edilebileceği şeklinde ayrımcılık tazminatı düzenlenmiştir. Bu tazminat on yıllık zamanaşımına tabi olup talep edilmesi için işçinin zarar görmesi şartı aranmamıştır. Ayrımcılık tazminatı dışında işçi koşulları oluşursa kötü niyet tazminatı hükümlerine de başvurabilir. Yine iş kanunun da işçinin haklı nedenle fesih hakkı düzenlenmiş olup, mobbing konusu eylem işçinin veya ailesi üyelerinden birisinin şeref ve namusuna dokunacak sözler ve ya davranışlar şeklinde oluşmuşsa, mobbinge maruz kalan işçi ihbar sürelerini beklemeksizin derhal iş akdini haklı nedenle feshedebilir. İşçi bu hakkını mobbing eyleminin sona ermesinden itibaren 6 gün içerisinde kullanmalıdır. Bu fesih işçiye aynı zamanda kıdem tazminatını isteme hakkı da vermektedir. Yine konu, medeni hukuk açısından kişilik haklarına saldırı sonucu açılabilecek davalar şeklinde de düzenlenmiştir. Kişi, kişilik halklarının ihlal edilmesi sebebiyle maddi ve ya manevi tazminat davaları açabilme hakkına sahiptir. Ancak meydana gelen eylem ile eylem sonucu oluşan maddi veya manevi zarar arasında nedensellik bağı bulunmalıdır. Bu tür davaların açılmasında zamanaşımı süresi 10 yıldır.

Bugün ülkemizde mobbingin önlenmesine dair Başbakanlık genelgesi düzenlenmiş ve işçilerin iş yerinde psikolojik tacizden kurtulması amaçlanmıştır. Aynı zamanda Alo 170 hattı sayesinde çalışanlara psikologlar vasıtasıyla yardım ve destek sağlanmaktadır.

Kişinin hayatını devam ettirebilmesi için şüphesiz ki çalışması gerekmektedir. Çalışma ortamının ve şartlarının iyi ve de huzurlu olması kişinin özel yaşantısının da huzurlu olmasını sağlayacaktır. Herkese bu hafta ve de her zaman huzurlu ve mutlu bir çalışma hayatı diliyorum..