
Servet TÖZ
Efeler yanıyor, Anıl Yetişkin izliyor!
Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin’in, ilçeye ait Sarı Bina’nın yarısını Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne bedelsiz devretmesi, “krizi çözmek” değil, halka ait değeri göz göre göre terk etmektir. Bu suskunluğun, bu teslimiyetin bedelini kim ödeyecek?
Efeler Belediyesi borç batağında. Öyle ki, SGK primleri ödenemiyor, maaşlar gecikiyor, kasada yaprak kıpırdamıyor. İlçenin içinde bulunduğu mali kriz her geçen gün daha da derinleşirken, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nden beklenen dayanışma bir türlü gelmiyor. Gelen tek şeyse: Sarı Bina’ya uzanan bir el.
O elin ucunda ise “bedelsiz devir” ibaresi var. Ve bu kararın altında Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin’in imzası. Başkan yetişkin, bu kararın hesabını halkınıza nasıl vereceksiniz?
Efeler halkının alın teriyle yükselmiş, ilçenin simgelerinden biri haline gelmiş Sarı Bina'nın yarısı, hiçbir maddi karşılık alınmadan büyükşehir belediyesine devredildi. Bu sadece bir taşınmaz devri değil; aynı zamanda Efeler’in itibarının, halkın güveninin, geçmişin ve geleceğin siyasi bir pazarlıkla masaya yatırılmasıdır.
Anıl Yetişkin, halk size görev verdi, tapu değil. Özlem Çerçioğlu isteğiyle ve onunla “ters düşmemek” adına yapılan bu devir, “çözüm” değil, “teslimiyet”tir. Üstelik önceki başkan Mesut Özakcan’ın halk için direnip vermediği bu taşınmazlar, bugün göz göre göre elden çıkıyor. Peki neden?
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, 14 milyar 280 milyon TL’lik dev bütçesiyle, burnunun dibindeki ilçeye el uzatmak yerine, maaş ödeyemez hale gelen, hizmet binası bile kiralık olan Efeler Belediyesi’nin elinde kalan son taşınmazlara göz dikiyor.
Ve siz, Sayın Anıl Yetişkin… Bu tablo karşısında ne yapıyorsunuz?
Sesiniz çıkmıyor. Halk yangın içinde kıvranırken siz elinizde benzin bidonuyla ortalıkta dolaşıyorsunuz.
Sormazlar mı insana?
Kendi belediyeniz personelinin maaşını ödeyemiyor, binası kiralık, SGK borçları tavan yapmış… Siz hâlâ elinizdekini bedavaya veriyorsunuz.
Bu nasıl bir yönetim anlayışı?
Sizin yaptığınıza halk arasında ne denir biliyor musunuz?
“Ayranı yok içmeye, tahtıravanla gider sıçmaya.”
Durum tam olarak bu!
Krizle boğuşan bir belediyenin, varlıklarını kurtarmak yerine hediye paketiyle sunması, siyasi strateji değil; beceriksizliktir, teslimiyettir.
Efeler yanıyor, siz benzin mi taşıyorsunuz?
Halkın sorduğu soru basit:
Sarı Bina peşkeş mi çekildi?
Bu krizin bedelini neden biz ödüyoruz?
Ve siz, neden susuyorsunuz?
Bugün göz yumulursa, yarın sıra eski minibüs garajına, otobüs terminaline ya da başka hangi taşınmaza gelecek? Halk, artık olanı biteni görüyor. Çünkü mesele yalnızca bina değil, yönetimin ahlaki meşruiyetidir.
Güven yıkıldığında, hiçbir bina ayakta kalmaz
Sarı Bina artık Efeler’in değil. Ama asıl kayıp bina değil. Kaybolan, halkın size olan güvenidir Sayın Yetişkin. O güvenin yeniden inşası, bir binayı onarmaktan çok daha zordur.
Efeler yanıyor.
Ve Anıl Yetişkin, bu yangını izliyor.
Selam ve saygıyla.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.