14 Mayıs sonrası 28 Mayıs’a kalan Cumhurbaşkanlığı seçimi siyahla beyazın, yoklukla yoksulluğun, demokrasiyle baskının, özgürlüklerle, kısıtlamaların, seçimi olacaktır.

14 Mayıs eşit koşullarda yaşanmayan, bir tarafın devletin tüm imkanlarını sınırsızca kullandığı, bakanların, bakanlıkların, gazete ve televizyonların yetmedi trollerin yalan, yanlış algı operasyonlarının sınırsızca kullanılmasına rağmen Cumhur ittifakının kazanamadığı seçimin rövanşı niteliğinde 28 Mayısta tekrarlanacak olmasıdır.

Dar gelirli esnaf, İşçi, memur emekli ve çiftçilerimiz Cumhuriyetimiz ve Demokrasimiz için bir umut bir şanstır. 28 Mayıs seçimi Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu seçimi değil...!

Her türlü Milliyetçiliği ayaklar altına alan, açılım uydurmacalarıyla PKK ve eli kanlı maşalarına fırsat tanıyan, Atatürk Devrim ve ilkelerine sonuna kadar budayan, milli bayramlarımızı sıradanlaştıran, kadın haklarını budayan, Türk kelimesinden rahatsızlık duyanların meclise taşınmasına vesile olan, tarımı, hayvancılığı sürdürülemez hale getiren, köyde yaşamı zorlaştıran, enflasyonu üç haneli rakamlara taşıyıp yaşamı çekilmez kılan, emekli, işçi, memur ve esnafı enflasyona ezdiren; diğer yanda ise çağdaş demokratik, özgürlükçü yaşam vadeden yandaşa giden haksız 418 milyar doların peşine düşen, saltanat düzenini yıkıp sonlandıracağını devlette şeffaflığın önemine vurgu yapan, eş dost hısım akraba kayırmacılığına sonlandırıp demokrasi ve özgürlük vadeden bir anlayışın seçimi olacaktır.

Her vatandaşın bu gerçekleri görerek bilerek tercih yapması geleceğimiz ve rejim açısından çok ama çok önemlidir...