CHP’lilerin halleri

Değerli okurlar, İnsanoğlu daha çoğuna sahip olmak, kendisine hizmet ettirmek, ayrıcalıklı olmak, iktidara sahip olarak her istediğini elde etmek ve yapmak, için insanoğlunun bilinçaltı hırsıdır. Bu arzu ve istek Kimisinde çok yoğun kimisi az, olarak var.

Amacına ve gayesine ulaşmak için esip gürlüyorlar. Bilgi birikiminden, tarih bilincinden, gerçekler dünyasından uzak, devlet, millet, vatan, kültür kavramını kavrayamayanlar, kişisel çıkarları için her türlü değerleri altüst ediyorlar. Ne adına?

Siyasetin tamamıyla darmadağın olduğu bir süreç yaşıyoruz. Dilerim ülkem adına duyduğum kaygılarımın aksine, gerçekten beni derinden düşündürüyor.

Ama korkularım bir gün Anayasanın değiştirilemeyecek ilk dört maddesinin tüketilmesi. Bugün ısrarla demokrasinin kalıcı olacağından söz ediyorlar. Fakat demokrasi nedir anlamını bilmeyen bir toplum var önümüzde, ama o toplum, çağdaşlık, eğitim, kültür sanat,  akıl ve bilim, cumhuriyet değerlerinin asıl demokrasi olduğunun farkında vardığında, sanırım insan hak ve özgürlüklerinin de yaşanır hale geldiğini görecektir.

Ülkem de Bugün yönetime hakim olan anlayışın, bu konularda daha sağ duyulu olacağının söylemesi yanında, beklentim gelecekte de bunun kalıcı olmasıdır.

Gelecekte ve günümüzde demokrasiyi insan hak ve özgürlüklerini savunduğunu söyleyen bir CHP muhalefette uyuduğunu görmenin bir başka adı var mı?

CHP topluma inerek halkla barışık olmak, halkın huzuru ve refahı için ortaya etkin projeler koymaları, köy köy ev ev kasaba kasaba dolaşarak yapmak istediklerini anlatmak yerine ne yapıyor.

Bir hiç.

Baskın bir seçim olacağını bile göremeyen bir CHP, halkına güven veremeyen bir parti. Şimdi daha seçimlerin üzerinden günler geçmeden kavgaların başladığını gören halk bu partiye güvenebilir mi?

Parti içinde disiplin kalmamış. Herkes bildiğini okuyor. Üç ay boyunca Muharrem İnce’nin genel başkan olsun mu olmasın mı? Kurultay toplansın mı toplanmasın mı diye hem zaman geçirildi hem de toplumun gözünde imaj kaybedildi.

Şimdi Sayın İnce İstanbul belediye başkanlığına aday olsun mu olmasın mı diye zaman geçiriliyor.

Bu yetmezmiş gibi bir de Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz partinin başına bela oldu. Konuşmanın zamanını ve yerini belirlemeden Türkçe ezan meselesini çıkardı. Yani iktidara bakın ben böyle yol açtım siz bunu istismar edebilirsiniz demeye getiriyor.

Bu yetmiyormuş gibi birde basın toplantısı düzenleyerek CHP ve Genel başkanı en ağır bir şekilde eleştiriyor.

Yok, CHP genel başkan olacakmış da bu engelleniyormuş. Bunca dert ve meşakkat varken bir de bu lüzumsuz çıktı. Sen genel başkan oldun da engelleyen mi var? Öyle dışarıdan gazel okumakla genel başkan olunmuyor.

Parti içinde kavgaların başladığını gören halk bu partiye güvenebilir mi? Tüm örgütlerinde sadece resim veren beceriksizlerin temsil ettiği bir partinin acı sonu yaşaması ve bu sonuç bundan böyle de değişmeyecek.

Siyasetten anlamayanlara teslim edilen bir partinin sonu da bu olmalı. Ama (CHP) gönül verenler bu sonu hak etmiyor.

CHP hiç zaman kaybetmeden nerede nasıl hata yaptıklarını görerek halka inerek etkin bir politika anlayışıyla önümüzdeki yerel seçimlerden başarılı çıkarak demokrasinin temellerini tekrar sağlamlaştırmak..

Cumhuriyetin var olan değerlerinin kazanımlarının korunması adına, tekrar parlamenter sistemin önemini toplumla paylaşmak, öyle sanıyorum ki şu anda var olan kadrolar bu gerçeği artık görecektir. İç kavgaların ve koltuk hesaplarının yapılması değil, bundan sonra ne yapabiliriz düşüncesiyle daha çok çalışmanın öneminde birleşilmeli. Atatürk'ün kurduğu bir partinin, demokrasinin çağdaş düşünce anlayışının ve hepsinden önemlisi cumhuriyetin özünde kalan bir anlayışla, kendi içinde yaşanan kavgaları bırakıp nerede hata yapıldığına bakarak etkin bir siyaset yapmanın zamanının geldiğini görmeliler.

Mahalli seçimlere girileceği şu aylarda parti teşkilatları çok ama çok çalışmaları gerekiyor. Yukarda da belirttiğim gibi mahalle mahalle köy köy hatta ev ev gezip parti programını anlatmaları gerekir.

Açık yazıyorum. Aydın’da bütün bunları başaracak CHP yönetimi göremiyorum. Turistik Park’ta oturmakla bu iş olmuyor.

Ona buna yamanarak yönetime gelenlerden bu özveri beklemek hayal olur. Bazıları var ki kendisi bile barışık olmayan biri topluma ne verebilir.

Belki ben yanılıyorum mahalli seçimlerde başarılı olurlar da beni utandırırlar.

Adamın birine oğlu der ki “Baba sen cennetliksin ”. Babası da şöyle geçmişini bir düşünür kırdığı cevizleri biliyor ya oğluna döner “Ne bileyim oğlum umamıyorum ki ”der

Ama ben her şeye rağmen bir şeyler umuyorum.

Ümidimi kaybetmek istemiyorum.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.