Siyaset dediğimiz mecrada da seviye olmalı. Dün eleştirdiğinin hatta sövdüğünün kucağına 24 saat geçmeden kendini kapıp koyverenlerin olduğu görüntüler ibret ve hayretle izleniyor. İddialara bakılırsa bir alayallı dükkânında sözde meclis üyeliği, bilmem ne başkanlığı dağıtımlarında mürekkep yalamış denenlerin "ben de isterim ben de..." diyerek sevinçle el çırparak talepkar olmaları da bir başka hoş vaka...

**

Mevcut CHP Efeler İlçe Yönetimi, bir siyasi partinin yaşayabileceği tüm seçimlerin her birini 2-3 kez yaşadı, tümünü de başarı ile önde bitirdi. Başarı, adı gibi Aydın'ın aydın, demokrat ve sosyal demokrat insanlarıyla birlikte yürümekten geçiyor. 17 Aralıkta CHP Efeler İlçe Başkanlığı seçimlerinde şimdilik adaylığını açıklamış iki aday var. Mehmet Şık, Barış Altıntaş.

**

12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından, CHP’nin yeniden kuruluş sürecinde görev alan Sigortacı Can Peker CHP saflarında görev almış, karşılığı olan bir kişilik. Epey zaman önce ilçe Başkanlığımızı ziyaret ederek aday olduğunu bildirmişti. Artık son düzlüğe gelindi.

**

Ne mutlu ki; sosyal demokrat belediyelerimiz var. Söz gelimi aynı parti içerisinde olup da oy kullanamasın, biz kazanalım diyerek partili belediye çalışanı olan delege ve üyeler, tee Kuşadası, Didim gibi yerlere geçici görev uydurarak oy kullanmaları engellenmiyor. Egolar zirve yapmış bi halde, şucu, bucu diyerek demokratlık gereği kimse işten atılmıyor, kimi esnafın tezgahı aynı bahanelerle yerle bir edilmiyor. Delegeler iş vaadi ile kandırılmıyor, aş, iş ve gelecek ile korkutulmuyor. Yılsonunda yüzlerce kişi kapı önüne konmuyor. Emeğe ve emekçiye saygı duyuluyor. Sosyal Demokratlığa yakışmayacak adımlarla uğraşılmıyor, mutluyuz, hem de çok...

**

CHP Merkez ilçe Başkanı iken istifa ederek Belediye Meclis üyesi seçilen, bu arada Efeler CHP ilçe Başkanlığına aday olan Barış Altıntaş, ilçe binasında adaylık açıklamasında kendisini karşılayan olduk. "Efelere Barış gelecek" sloganları atıldı. Basından "Başkanlık için Özlem Hanımdan izin aldınız mı?" sorusu ile karşılaştı. Konuşmasında Belediye Meclisinde olmasının etkisinde olduğu izlenimini verdi. Diğer ilçelerle diyalog halinde olmaktan, ilçelerdeki sorunları çözmekten söz etmesi yanında, asıl parti içi hesaplaşmalardan söz etmesi de ilginçti. CHP'nin hedefi iktidar olma yolunda, iktidarı hedeflemesi gerekirken bazı sözlerinin yerel basında hesaplaşma manşetleriyle yer alması ilginç...  Kendisine iki vekil ve bazı ilçe başkanları eşlik etmesi, AYBA ve ASKİ çalışanlarının iş çıkışında oluşturduğu kalabalık yanında, bir yaşlının sözleri damga vurdu, "bizim oğlan için geldim, ne yapayım aşını, işini kaybetmemesi için..."   
**

Mehmet Şık, adaylığını açıkladığında; "Örgütüne aşık, Başkan Mehmet Şık" sloganlarıyla karşılandı. Yığma kalabalık yoktu. Vekil yoktu, bir soruya vekillerimizi davet ettik, mazeret bildirdiler, vekil değil aslı olan halk burada dedi. Örgütün içinden gelen, Çeştepe Belde Başkanlığı da yapmış halen ilçe başkanlığı görevini yürüten Mehmet Şık, saygın ve karşılığı olan bir partili. Adaylık açıklamasında, 2019 seçimlerini hedef göstererek "Hesabımız 94 yıllık Cumhuriyetimiz, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile hesaplaşma sevdasında olanlarladır" demesi alkışlarla karşılandı.                                                                                                                                         **                                                                                                                                 Ülke siyasetinde asıl hedef, 2019 yerel ve genel seçimleri olmalıdır.  Tek adamlığa gidiş olan partili Cumhurbaşkanlığı sistemi için ne yapılabilir?  Yerelde nasıl başarılı olunabilir? Bunlara kafa yorulmalıdır.

Ufku geniş olanlar da böyle düşünür.