Asiller ve vekiller

Değerli okurlar, yazar Mehmet Şükrü Baş’ın yazısından dikkat çeken bazı bölümleri okurlarımla paylaşmak istedim.

Bu kadar da olmaz ki!

Ben bu ülkede cebinde minibüs parası olmadığı için 6-7 Km. yürüyen yaşlı başlı insanlar bilirim.

Ben bu ülkede bir çay parasına, bir kuru simide muhtaçlar bilirim,

Ben bu ülkede bayramlarda torunlarının eline bir liralık bir çikolata veremediği için gözyaşı döken emekliler bilirim.

Ben bu memlekette açlık sınırında inim inim inleyen işsizler, emekli dul ve yetimler bilirim.

Ben bu memlekette pazarlarda atılan meyve ve sebzeleri toplamak için pazar alanını arşınlayan analar bilirim.

Ben bu memlekette akşam evine ekmek götüremediği için ramazan günü kendisini asan insanlar bilirim.

Ben bu memlekette geçim sıkıntısından yıkılan yuvalar bilirim.

Ben bu memlekette parklarda yatan, sokaklarda yaşayan ve sokaklarda ölen insanlar bilirim.

Ben bu memlekette cebinde parası olmayan karnı aç insanların lokanta önünde öyle mahzun geçişlerini bilirim.

VE… Ben bu memlekette kerteler misali sürünenlerle,

Bir eli yağda bir eli balda lale devreni yaşayan insanlar da bilirim.

Tıpkı milletimizle vekilleri gibi…

***

Kendilerini vekil olarak seçip meclise gönderen asillere aş ve iş imkânı sunabilmek, onların refah düzeylerini yükseltebilmek asli görevleri olan sayın vekillerimiz meclis lokantasında;

                                                             *

* Ekmeyi 50 kuruşa,

* Sebze çorbasını, pirinç pilavını, salatayı, söğüşü, turşuyu, yoğurdu Künefeyi, meyveyi 100 kuruşa,     

* Peynir tabağı, Zeytinyağlı kerevizi, Meksika salatasını, patlıcan

*Dolmayı, kompostoyu, nar suyunu 1,5 liraya,

* Etli yaprak sarmayı, Karnabahar buğulamayı, Sebze grabeni, kapuskayı,

* Bademli keşkül diyeti 2 liraya.

* Zeytinyağlı enginarı 2,5 liraya. 

* Tavukgöğsünü, tavuk söğüşü 3 liraya,

* Her türlü etli yemeği, kebabı, döneri, etli türlü fırını, çentik kebabı, pilavlı tavuk döneri, 4 liraya,

* Soslu dil balığını 5 liraya,

* Kuzu şiş sebzeli garnitürü 6 liraya yedikten sonra….

*Maden sodasını da 50 kuruşa içerlerse…

Ve bu mecliste her iyileştirme millet için değil de vekilleri için gerçekleştirilirse,

Ve bu mecliste emekliye dul ve yetime mali yılbaşında % 3 zam verilirken,

Asgari ücretlinin emekli maaşının 400 liraya düşürülmesi gündemde iken, 

Çoğunluğu milletvekili emeklisi veya belediye başkanlığından emekli veya başka bir kurumdan emekli olan vekillerimizin aldıkları 6 bin 500 liralık emekli maaşı yanına 13 bin liralık milletvekilliği maaşı da ilave edilmek suretiyle maaşlarının 20 bin liranın üzerine çıkarılması düşünülmektedir.

(Bu yazı çok önceden yazıldığından şimdi aldıkları ücret daha fazla)

***

Vatandaşla vekilinin arasında Ağrı Dağı kadar bir farklılık olduğu böyle bir ülkede adaletin (A) harfine rastlamamız elbette ki mümkün değildir.

Her türlü imkânın en iyisini vekiline vereceksin, milleti de açlık ve sefalete mahkûm edeceksin.

Bunun adına da adalet diyeceksin.

Dinden, imandan helalden, haramdan bahsedeceksin.

Bütün bunlara Kadir İnanır’dan başka kim inanır ki?..

***

 

Tabii ki biz bu hadiseyi bu kadar güzel anlatamayız ama Allah daha da versin dediğimiz sayın vekillerimizi,  bizleri koyun gibi güden sayın siyasetçilerimizin, karınları bu kadar tok sırtları bu kadar pek olduğu sürece Bu vekillerin garip gurebanın, fakir fukaranın hallerinden haberdar olmaları ve onların dertlerine çare bulmaları mümkün değildir.

Zira atalarımızın “Tok açın halinden anlamaz” demeleri de bu yüzdendir. Hakikaten açın halinden toklar anlamaz.

Onlar ne bilir yoksulluğu.

Onlar sadece türkülerde dinlemiştir yoksulun halini veya siyaset için söylemiştir “Garip gureba, fakir fukara” söylemini.

Sayın okurlar Sayın Şükrü Baş’a bütün yüreğimle katılıyorum. Hangi parti milletvekili olursa olsun ayırım yapmadan bunları alıp Pazar yerlerine götürmeli, Bu vatandaşın pahalılık ve yoksullukla neler çektiklerini görsünler.

Bu altı yüz milletvekillerine yüklüce maaş verildiği halde birde beş altı bin lira danışmanlık ücreti veriliyor. Bu paralar bu milletin kıt olan bütçesinden veriliyor. Tanıdığım bazı sözde danışmanlar var bunlar bu ücreti alıp nasıl harcıyorlar. Hiç vicdanları titremiyor mu?

Bazı milletvekilleri de seçildikleri günden bu zamana kadar seçildikleri kente uğramayan vekiller var. Hatta bazıları için kayıp ilanları bile veriliyor. Ama tek tesellim bunları ben seçmedim Genel Merkez denen kurum bunları bize sıralama yaparak sundu. Seçmende mecbur kalarak oy verdi.

Çalışmayıp da yan gelip yatan ve milletin parasını hakkı olmadığı halde alanlara hakkımız haram olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum