Anılarımdaki Dinar-7

Dinar'da nasıl kurulduysa sekiz evin olduğu genelev vardı. Isparta yolu üzerindeydi. Burada sıkı emniyet tedbiri alıyorduk. Dinarlılar silah seven insanlardı. Mafya diğer yerlerde kandırdıkları veya kaçırdıkları genç kadınları önce Dinar’a gediyorlar, burada emniyetten belge aldıktan sonra başka vilayetlere satıyorlarmış. Emniyet müdürüyle bize gelen ve dilekçe verenlerin dilekçelerini almamaya ve iptal etmeye başladık. Aradan üç ay zaman geçmişti. Bir gün bir mülkiye müfettişi geldi. Niye gediklerini sordum. Müfettiş, “siz emniyet müdürü ile beraber vatandaşların dilekçelerini almıyormuşsunuz” dedi. “Fuhuşa sürüklenmek isteyen kadınların dilekçelerini almadık” diye beni ve emniyet müdürünü İçişleri Bakanlığına şikâyet etmişler. Bakanlığa da dilekçelerimizi “keyfi olarak almıyorlar” şeklinde şikayet etmişler. Bakanlığımız işin aslını öğrenince hakkımızda soruşturmaya yer yok kararı verdi.

Belediye başkanımız milletvekili adayı oldu. Hemen yerine bir başkası belediye başkanlığına getirildi. Seçimler yapılıncaya kadar vekâlet etti. Seçim propagandaları başladı. Emniyet ve jandarma olarak sıkı tedbir almaya başladık Bir akşamüzeri MHP ve CHP konvoyları benim oturduğum lojmanın önünde karşılaştılar. Ben elimde telsizle olayı izlemeye başladım Bunlar şimdi birbirlerine saldırırlar diye tahmin ettim. Emniyet müdürlüğünde hazır ettiğimiz müdahale timin hazır olmasını az sonra benim lojmanın önünde iki gurubun karşılaşacağını bildirdim. Ama tahmin ettiğim gibi olmadı. Konvoyun önündeki araçlardan çıkan partililer ellerinde çiçeklerle indiler, birbirlerine sarıldılar. “Oh be” dedim. Demokrasi işte bu! Fikirler ayrı olsa bile her şeyin önünde hoşgörü geliyor.

İlçede daire amirleri ve Türk Sanat Müziği seven vatandaşlarla bir koro kurduk. Haftanın iki günü Saffet Sakarya adında Isparta Türk sanat müziği korosundan bir müzisyen eşliğinde Türk sanat müziği çalışmaya başladık. O günlerde gazeteler de “Dinar’da Türk sanat müziği korosu çalışmalara başladı. Koroda kaymakam, doktor, öğretmen ve sanayiciler var” diye haberler çıktı. Koro şefi Saffet Sakarya naylon iplikten çuval yapan bir fabrika sahibiydi. Ama Türk sanat müziği aşığıydı. Çalışmalarımız Dinar girişinde Apemiya denen bir restoranda devam ediyordu. Restoran sahibi Mustafa Acar Bey de sosyal yönü kuvvetli bir adamdı. Her sosyal etkinlikte hemen tesislerini hizmete açardı.

Devam edecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum