2025 yılında araç değer kaybı hesaplama nasıl yapılır?

2025 yılında araç değer kaybı hesaplama nasıl yapılır?

Trafik kazaları, beklenmedik anlarda ortaya çıkarak araç sahiplerini maddi ve manevi açıdan zor durumda bırakır. Aracın onarılsa bile ikinci el piyasasındaki değeri düşer; bu durum “araç değer kaybı” olarak adlandırılır. Bu makalede, araç değer kaybının ne olduğu, hesaplama yöntemleri, hukuki düzenlemeleri ve mağdurların tazminat süreçleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Araç Değer Kaybı Nedir?

Tanım ve Önemi

Araç değer kaybı, kaza öncesi aracın hasarsız ikinci el piyasa değerinden, kaza sonrası onarım yapıldıktan sonra bile kaybedilen değeri ifade eder. Kaza, aracın mekanik veya kozmetik onarımlarını gerektirse de, TRAMER kayıtlarına düşmesi nedeniyle potansiyel alıcıların gözünde “eskimiş” bir görünüm oluşturur. Bu durum, aracın satış fiyatının düşmesine ve dolayısıyla araç sahibinin ekonomik zarara uğramasına neden olur. Özellikle ikinci el piyasasında, araçların geçmiş kazaları alıcılar tarafından olumsuz değerlendirilir; bu yüzden araç değer kaybı, trafik kazası sonrasında ortaya çıkan önemli bir kayıp türüdür.

Hesaplama Yöntemleri

Araç değer kaybının hesaplanması, aracın kaza öncesi ve sonrası piyasa değerleri arasındaki fark üzerinden yapılır. Hesaplama sürecinde bazı temel unsurlar öne çıkar:

Baz Değer Kaybı: Aracın kaza öncesi rayiç değeri belirli bir yüzdeyle hesaplanır. Örneğin, bu oran genellikle %19 civarında uygulanır.

Hasar Boyutu Katsayısı: Kaza sonucu meydana gelen hasarın büyüklüğüne göre farklı katsayılar devreye girer. Büyük hasar durumunda yüksek, basit hasar durumunda ise düşük katsayı kullanılır.

Araç Kullanılmışlık (Km) Katsayısı: Aracın kilometre bilgisi, onarım sonrası değer kaybı hesaplamasında önemli bir faktördür. Düşük kilometreli araçlar için daha yüksek, yüksek kilometreli araçlar için daha düşük katsayı uygulanır.

Bu hesaplamalar ışığında; Total Değer Kaybı = Baz Değer Kaybı x Hasar Boyutu Katsayısı x Araç Kullanılmışlık Katsayısı formülü kullanılarak, gerçek değer kaybı tespit edilmektedir.

Hukuki Düzenlemeler ve Tazminat Süreci

Yasal Çerçeve

Araç değer kaybı sadece teknik bir hesaplama konusu değildir; aynı zamanda hukuki düzenlemelere de tabidir. Geçmişte trafik sigortası poliçelerinde belirlenen formüller ve kilometre sınırları, değer kaybı tazminatının hesaplanmasında önemli rol oynuyordu. Ancak, Anayasa Mahkemesi’nin 9 Ekim 2020 tarihli kararının ardından bu kilometre sınırlamaları kaldırılmış, böylece her kilometredeki araç için tazminat talep edilebilir hale gelinmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun “gerçek zarar” ilkesi ve haksız fiil hükümleri, kaza sonrası mağdurun uğradığı maddi kaybın tazmin edilmesi gerektiğini öne sürmektedir.

Değer Kaybı Talep Şartları

Değer kaybı tazminatı talep edilebilmesi için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir: - Zamanaşımı Süresi: Kaza tarihinden itibaren en geç 2 yıl içerisinde başvuruda bulunulmalıdır. Aksi halde, hak kaybı riski ortaya çıkar. - Hasarın Niteliği: Aracın hasar gördüğü bölge, daha önce onarım görmemiş veya hasara maruz kalmamış olmalıdır. Mini onarımlar ile giderilebilen hasarlar genellikle değer kaybı kapsamında değerlendirilmez. - Kusur Oranı: Kaza sonrasında mağdur tarafın tamamen kusursuz ya da diğer tarafa göre daha az kusurlu olması gerekmektedir. Tam kusurlu durumlarda, tazminat talebi yapılamamaktadır. - Özel Araç Statüleri: Taksi, dolmuş, test aracı veya koleksiyon gibi araçlar için değer kaybı tazminatı söz konusu olmayabilir. Bu şartların sağlanması durumunda, sigorta şirketleri ve bilirkişi raporları aracılığıyla mağdurun hak ettiği tazminat miktarı belirlenir.

Araç Değer Kaybının Etkileri

İkinci El Piyasası ve Satış Değeri

Kaza sonrası aracın TRAMER kaydına düşmesi, araç ikinci el piyasasında ciddi anlamda dezavantaj oluşturur. Hasarın onarım kalitesi ne kadar yüksek olursa olsun, alıcılar kaza geçmişine sahip araçlara temkinli yaklaşır ve satış fiyatı düşer. Bu durum, aracın piyasa değerinde belirgin bir azalma meydana getirdiğinden, araç sahibinin maddi kaybını artırır. Araç değer kaybı, bu nedenle hem bireysel araç sahipleri hem de araç alım-satım piyasası üzerinde uzun vadeli etkiler yaratır.

Sigorta ve Bilirkişi Raporlarının Rolü

Sigorta şirketleri, kaza sonrası oluşan hasarın tespiti ve değer kaybı hesaplamasında bilirkişi raporlarına büyük önem verir. Bilirkişiler, aracın hasar durumunu, onarım kalitesini ve piyasa rayiç değerini değerlendirerek gerçek zarar miktarını belirler. Doğru raporlamalar sayesinde, mağdur sürücünün hak ettiği tazminat ödenir ve ekonomik zararın telafisi sağlanır. Ancak, bazen sigorta şirketlerinin uygulamaları mağdurların haklarını sınırlayabilecek nitelikte olabilmektedir; bu yüzden uzman hukuk danışmanları sürecin takibinde önemli rol oynar.

Sonuç

Araç değer kaybı, trafik kazaları sonrasında meydana gelen ve aracın ikinci el piyasasındaki değerinde yaşanan düşüşü ifade eden karmaşık bir konudur. Hem teknik hesaplama yöntemleri hem de hukuki düzenlemeler ışığında değerlendirilmesi gereken bu durum, araç sahiplerinin maddi kayıplarını doğrudan etkiler. Kaza anındaki hasarın onarım süreci ne kadar iyi yapılsa da, TRAMER kaydının etkisiyle aracın değeri azalır; bu da alıcıların araca olan ilgisini düşürür. Sigorta şirketleri ve bilirkişi raporları, bu hesaplamalarda belirleyici rol oynar; ancak mağdurların haklarını korumak adına yasal süreçlerin doğru takip edilmesi gerekmektedir. Özetle, araç değer kaybı, sadece onarım maliyetlerinin ötesinde, aracın gerçek piyasa değerindeki azalmayı da içerir. Doğru hesaplama yöntemleri, güncel yasal düzenlemeler ve bilinçli hukuki destek sayesinde, mağdur sürücüler hak ettikleri tazminatı alarak maddi zararlarını telafi edebilirler. Bu durum, hem bireysel araç sahipleri hem de sigorta sektöründe adil bir uygulama sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.